Zümer Suresi 3. Ayet
اَلَا لِلّٰهِ الدّ۪ينُ الْخَالِصُۜ وَالَّذ۪ينَ اتَّخَذُوا مِنْ دُونِه۪ٓ اَوْلِيَٓاءَۢ مَا نَعْبُدُهُمْ اِلَّا لِيُقَرِّبُونَٓا اِلَى اللّٰهِ زُلْفٰىۜ اِنَّ اللّٰهَ يَحْكُمُ بَيْنَهُمْ ف۪ي مَا هُمْ ف۪يهِ يَخْتَلِفُونَۜ اِنَّ اللّٰهَ لَا يَهْد۪ي مَنْ هُوَ كَاذِبٌ كَفَّارٌ 3
3 . Dikkat edin! Halis olan din Allah’ındır. O’nun dışında veliler edinenler (derler ki): “Bizi Allah’a yaklaştırsınlar diye bunlara ibadet ediyoruz.” Allah, ihtilaf ettikleri konularda aralarında hükmedecektir. Şüphesiz ki Allah, yalancı ve kâfir olan kimseyi hidayet etmez. (39/Zümer, 3)
Şirkin temelinde “uzak Allah” ve “kusurlu insan” tasavvuru vardır: “Biz kimiz ki Allah’a (cc) doğrudan dua edelim?”, “Günahlarımız o denli çok ki bu kirli ağızlarla nasıl Allah’ı çağıralım?” Bu batıl düşünce, insanı “Allah’a (cc) yaklaştıran veli” arayışına iter. (bk. 2/Bakara, 186; 5/Mâide, 35; 34/Sebe’, 22-23; 39/Zümer, 43; Ayrıca bk. 6/En’âm, 14)