En'âm Suresi 158. Ayet
هَلْ يَنْظُرُونَ اِلَّٓا اَنْ تَأْتِيَهُمُ الْمَلٰٓئِكَةُ اَوْ يَأْتِيَ رَبُّكَ اَوْ يَأْتِيَ بَعْضُ اٰيَاتِ رَبِّكَۜ يَوْمَ يَأْت۪ي بَعْضُ اٰيَاتِ رَبِّكَ لَا يَنْفَعُ نَفْسًا ا۪يمَانُهَا لَمْ تَكُنْ اٰمَنَتْ مِنْ قَبْلُ اَوْ كَسَبَتْ ف۪ٓي ا۪يمَانِهَا خَيْرًاۜ قُلِ انْتَظِرُٓوا اِنَّا مُنْتَظِرُونَ 158
158 . (Allah’ın ayetlerini yalanlayan veya insanları ondan alıkoyanlar) kendilerine meleklerin, Rabbinin veya Rabbinin bazı ayetlerinin gelmesinden başkasını mı bekliyorlar? Rabbinin bazı ayetlerinin geldiği gün, daha önce iman etmemiş veya imanında hayır kazanmamış kişiye imanı fayda vermez. De ki: “Bekleyin (bakalım). Şüphesiz biz de beklemedeyiz.” (6/En'âm, 158)
Allah Resûlü (sav) buyurdu ki: “Güneş batıdan doğmayıncaya kadar kıyamet kopmaz. Bunu gören insanlardan kimi iman etmeye kalkar. İşte o an daha önce iman etmemiş veya imanında hayır kazanmamış (salih amel işlememiş) kişiye imanı fayda vermez.” (Buhari, 4635; Müslim, 157)
Ayet ve Resûlullah’ın (sav) açıklaması gösterir ki: İman ettiği hâlde imanında hayır kazanmamış, yani salih amellerle imanını tasdik etmemiş kimsenin, imanı ona fayda vermez. Zira iman; inanmak ve inandığını amele dökmektir. Amelsiz bir iman “yok” hükmünde, faydasız bir kabuller yığınıdır.
İslam tarihi içinde İslam’a yapılmış en şerli kötülük; amelsiz bir imanın olabileceğini, dahası böyle bir imanın nebilerin/meleklerin/ashabın imanına denk olduğunu söyleyen anlayıştır.